Erişilebilirlik

Almanya Seçimlerinde ‘Korku’ Kampanyası


Aşırı sağcı popülist ve göçmen karşıtı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin anketlerde durdurulamayan hızlı yükselişi, seçim afişlerine de yansıyan “korku” propagandasına dayanıyor
Aşırı sağcı popülist ve göçmen karşıtı Almanya için Alternatif (AfD) partisinin anketlerde durdurulamayan hızlı yükselişi, seçim afişlerine de yansıyan “korku” propagandasına dayanıyor

Almanya’da Pazar günü yapılacak federal seçimlere damgasını vuran konuların başında 2015 sonrasında ülkeye giriş yapan sığınmacılar ve güvenlik geliyor. Yapılan tüm kamuoyu araştırmaları, son iki yılda yaşanan terör saldırıları ve özellikle kadınlara yönelik taciz ve tecavüz olayları sonrasında, halkı en çok ilgilendiren ve aynı zamanda tedirgin eden konunun güvenlik olduğunu ortaya koyuyor.

Geçen Aralık ayında Berlin'deki Noel Pazarı'nı hedef alan ve 12 kişinin hayatını kaybettiği saldırının yanısıra 2015’i 2016’ya bağlayan yılbaşı gecesi Köln kentinde sığınmacıların Alman kadınlara yönelik toplu taciz ve gasp vakaları güvenlik kaygılarını artıran iki kilit konu olarak tanımlanıyor.

Freiburg kentinde tecavüz edilip, öldürülen tıp öğrencisi Maria L.’nin katil zanlısının Afgan mülteci çıkması ve son günlerde önce Leipzig ve sonra Münih kentlerinde parklarda spor yapan iki kadına yönelik toplu tecavüz olaylarının da faillerinin sığınmacı gençler olması, bu bağlamdaki korkuları körükleyen ve büyük yankı bulan son olaylar olarak kayıtlara geçti.

Siyasi parti adaylarıyla yapılan toplantılarda taciz, tecavüz ve şiddet olaylarının ardından, özellikle kadınların kendilerini güvende hissetmediklerini dile getirdikleri ve “özgürce dolaşamama korkusu” yaşadıkları dikkat çekiyor.

Aşırı sağcı popülist ve göçmen karşıtı Almanya için Alternatif (AfD), seçim propagandasını sadece sığınmacılar, iç güvenlik konuları ve kadınların güvenlik korkusunu ön plana çıkararak sürdürdüğü için diğer partileri de peşinden sürüklüyor.

Almanya'da toplam 61,5 milyon seçmenden 31,7 milyonunu kadın, 29,8 milyonunu erkek seçmenler oluşturuyor. Anketlere göre AfD’yi tercih eden kadın seçmen oranı yüzde 39 civarında.

2013 seçiminde küçük bir farkla yüzde 5’lik barajın altında kalan AfD’nin bu kez özellikle kadın seçmenlerin desteğiyle oyunu en azından ikiye katlayacağı tahmin ediliyor.

Anketlerde AfD %12 oyla üçüncü parti görünüyor ve meclise 85 milletvekili sokarak, ana muhalefet olarak mecliste yer alacağı sanılıyor. AfD’nin durdurulamayan hızlı yükselişi, seçim afişlerine de yansıyan “korkuya” da dayanıyor. Partinin afişlerinde ağırlıklı olarak İslam ve mülteciler konu ediliyor ve kadın seçmene, “Güvende değilsin, hayat tarzın tehlikede” mesajı veriliyor. Ülkenin hemen her caddesinde, sokağında, meydanında yer bulan afişlerden en çok tartışılanı “Burka mı? Tercihimiz bikini” mesajını içeren afiş. Söz konusu afiş, sığınmacı Müslümanlar’ın kendi giyim tarzlarını Alman kadınlara da empoze etmeye çalıştıkları ve Batılı kadınların kişisel özgürlüklerini sınırlamayı hedefledikleri mesajını veriyor. AfD bu afişleriyle geleneksel Alman kültürünü koruyacağı mesajını veriyor.

Almanya için Alternatif’in Bundestag’a girmesi meclis aritmetiğinde değişikliklere yol açacak. İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana ilk kez aşırı sağcı - milliyetçi bir partinin mecliste yer alması, siyasal analizcilerin iddialarına göre “geçici bir olgu” değil. Buna göre AfD halkın bir kesiminin desteklediği bir siyasal güç olarak Alman siyasetinde önümüzdeki yıllarda önemli bir oynacak.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG