Amerika enerji üretiminde yeni bir devrimin eşiğinde. Bunda en büyük pay, yeryüzünün derinliklerinden doğalgaz çıkarılmasını mümkün hale getiren teknoloji. Doğalgaz üretimi arttıkça özellikle taşımacılık alanında kullanımı da artıyor. Ancak kimileri doğalgazın çıkarılmasının çevreye zarar verdiğini savunuyor.
Texas’taki LEAM Sondaj şirketinin kamyonları sıkıştırılmış doğalgazla çalışıyor.
Başkan yardımcısı Scott Bradley doğalgaz ucuz olduğu için şirketin 18 kamyonunun çok iyi birer yatırım olduğunu söylüyor: ”Bu kamyonlar Ford’un on silindirli F-550 serisinden. Kamyonları bir yıldır kullanıyoruz. Çok iyi performans gösteriyorlar.”
Doğalgazı kamyonlara yakıt sağlayacak kadar ucuz hale getiren teknolojinin mimarı, Texaslı George Phydias Mitchell, ”Amerika’da doğalgaz ve petrol sektöründe olanlar artık tüm dünyaya yayıldı. Bu inanılmaz bir gelişme,” diyor.
Mitchell’in şirketi 1970’li yıllarda hidrolik kırma ve yatay sondaj adlı iki teknoloji üzerinde deneysel çalışmalara başladı. Mitchell’ın bu metodları herkes için yayınladığı 2002‘den sonra birçok sondaj şirketi hızla büyümeye başladı.
Mitchell, ”Yeteri kadar para kazanmıştım. Metodları herkesin görmesini istiyordum,” diyor.
Houston Üniversitesi’ndeki Petrol Jeobilim Programı Başkanı Don Van Nieuwenhuise, Mitchell’ın takdire layık olduğunu söylüyor: ”George Mitchell bu iki farklı teknolojiyi yani yatay sondaj ve kırma tekniklerini birleştirdi ve tüm sektörün nasıl para kazanabileceğini gösterdi.”
Ancak Gıda ve Su Gözlem adlı çevreci örgütten Emily Wurth’a göre sondaj yapılan bölgelerde yaşayanlar, doğalgazı çıkarmak için kayaların içine basınçlı su sıkılmasından ve kimyasallar kullanılmasından kaygılı: ”Bu yöntemin kullanıldığı bölgelerde hava kirliliği sorunu var. Metan, benzen ve diğer kanserojen kimyasallar havaya salınıyor. Metan ayrıca bir sera gazı.”
Sektör yetkilileriyse kurallara göre yapıldığında hidrolik kırmanın az zarar verdiğini savunuyor.
Don Van Nieuwenhuise, ”Petrol sanayiinde hidrolik kırma ve yatay sondajın yarattığı devrime benzer bir devrimin rüzgar değirmenlerinde ya da elektrikli otomobillerde yaşandığını düşünün. Böyle bir teknolojik gelişme yaşanırsa piyasalar da o yöne kayar,” diyor.
Amerikalıların çoğu yenilenebilir enerjiye ilişkin araştırmalar yapılmasını destekliyor. Ancak Amerikan halkı çevresel riskler taşıdığı bilinmesine rağmen doğalgaz üretimine destek veriyor.
Texas’taki LEAM Sondaj şirketinin kamyonları sıkıştırılmış doğalgazla çalışıyor.
Başkan yardımcısı Scott Bradley doğalgaz ucuz olduğu için şirketin 18 kamyonunun çok iyi birer yatırım olduğunu söylüyor: ”Bu kamyonlar Ford’un on silindirli F-550 serisinden. Kamyonları bir yıldır kullanıyoruz. Çok iyi performans gösteriyorlar.”
Doğalgazı kamyonlara yakıt sağlayacak kadar ucuz hale getiren teknolojinin mimarı, Texaslı George Phydias Mitchell, ”Amerika’da doğalgaz ve petrol sektöründe olanlar artık tüm dünyaya yayıldı. Bu inanılmaz bir gelişme,” diyor.
Mitchell’in şirketi 1970’li yıllarda hidrolik kırma ve yatay sondaj adlı iki teknoloji üzerinde deneysel çalışmalara başladı. Mitchell’ın bu metodları herkes için yayınladığı 2002‘den sonra birçok sondaj şirketi hızla büyümeye başladı.
Mitchell, ”Yeteri kadar para kazanmıştım. Metodları herkesin görmesini istiyordum,” diyor.
Houston Üniversitesi’ndeki Petrol Jeobilim Programı Başkanı Don Van Nieuwenhuise, Mitchell’ın takdire layık olduğunu söylüyor: ”George Mitchell bu iki farklı teknolojiyi yani yatay sondaj ve kırma tekniklerini birleştirdi ve tüm sektörün nasıl para kazanabileceğini gösterdi.”
Ancak Gıda ve Su Gözlem adlı çevreci örgütten Emily Wurth’a göre sondaj yapılan bölgelerde yaşayanlar, doğalgazı çıkarmak için kayaların içine basınçlı su sıkılmasından ve kimyasallar kullanılmasından kaygılı: ”Bu yöntemin kullanıldığı bölgelerde hava kirliliği sorunu var. Metan, benzen ve diğer kanserojen kimyasallar havaya salınıyor. Metan ayrıca bir sera gazı.”
Sektör yetkilileriyse kurallara göre yapıldığında hidrolik kırmanın az zarar verdiğini savunuyor.
Don Van Nieuwenhuise, ”Petrol sanayiinde hidrolik kırma ve yatay sondajın yarattığı devrime benzer bir devrimin rüzgar değirmenlerinde ya da elektrikli otomobillerde yaşandığını düşünün. Böyle bir teknolojik gelişme yaşanırsa piyasalar da o yöne kayar,” diyor.
Amerikalıların çoğu yenilenebilir enerjiye ilişkin araştırmalar yapılmasını destekliyor. Ancak Amerikan halkı çevresel riskler taşıdığı bilinmesine rağmen doğalgaz üretimine destek veriyor.