KILIS, TÜRKIYE —
Türkiye’de mülteci kamplarının dışında kayıtsız 200 bin Suriyeli mülteci yaşıyor. Türk yetkililer, pasaportu olmayan bu mültecileri kayıt altına almaya çalışıyor. Ancak mülteciler çok az yardım almaktan ve kampların dışında yaşamaya zorlanmaktan şikayetçi.
Kilis’in hemen dışında yaşayan sekiz çocuklu Suriyeli Um’Steif Ayşe El Fadıl, çocuklarını beslemek için yeşil yapraklı bir sebze topluyor.
Bu, ailesiyle birlikte bir ay önce Suriye hükümetinin hava saldırılarından kaçmak için ülkesini terk eden El Fadıl’ın çocuklarına yedirebildiği tek gıda.
El Fadıl, Türkiye’ye giren onbinlerce kayıtsız Suriyeli sığınmacıdan sadece biri. Türkiye’deki ilk 10 günü bir parkta geçiren aile sonra bu arsayı kiralamış. Ancak ailenin elindeki para tükenmek üzere. Oğulları iş bulamıyor.
”Mevsim kış. Kimseyi tanımıyoruz ve bu nedenle iş bulamıyoruz.”
El Fadıl, evini özlediğini söylüyor.
”Keşke bir sabah uyansak ve Suriye’ye geri dönebilsek.”
El Fadıl’ın damadı Ahmet Nazif, bir hava saldırısından kıl payı kurtulduktan sonra, geçenlerde Türkiye’ye giriş yapmış. Nazif, evi ve işi olmadan ailesini nasıl geçindireceğini bilmiyor.
”Çok az yardım alıyoruz. Pasaportumuz olmadığı için kaçak yaşıyoruz. O yüzden hiç şansımız yok.”
Sığınmacıların durumu düzeleceğe benzemiyor. Suriye’den yedi ay önce kaçan terzi Ahmet Mustafa, 11 kişilik ailesiyle bir ahırın üzerindeki iki odada yaşıyor. Her an sokağa atılmaktan korkuyorlar.
Ahmet’in çocukları kışı ayakkabısız geçirmiş. Gidecekleri bir okul da yok.
”Hayatımın şu an nasıl olduğunu sanıyorsunuz? Sekiz çocuğum var, evimi, bütün herşeyimi kaybettim, su içecek bir bardağımız bile kalmadı.”
Birleşmiş Milletler Mülteciler Dairesi kayıtsız Suriyeliler’i kayıt altına almak ve yardım dağıtmak için 10 merkez açıyor. Şu ana kadar 50 bin kişi kayıt altına alınsa da en az 150 bin sığınmacı yardım bekliyor.
Kilis’in hemen dışında yaşayan sekiz çocuklu Suriyeli Um’Steif Ayşe El Fadıl, çocuklarını beslemek için yeşil yapraklı bir sebze topluyor.
Bu, ailesiyle birlikte bir ay önce Suriye hükümetinin hava saldırılarından kaçmak için ülkesini terk eden El Fadıl’ın çocuklarına yedirebildiği tek gıda.
El Fadıl, Türkiye’ye giren onbinlerce kayıtsız Suriyeli sığınmacıdan sadece biri. Türkiye’deki ilk 10 günü bir parkta geçiren aile sonra bu arsayı kiralamış. Ancak ailenin elindeki para tükenmek üzere. Oğulları iş bulamıyor.
”Mevsim kış. Kimseyi tanımıyoruz ve bu nedenle iş bulamıyoruz.”
El Fadıl, evini özlediğini söylüyor.
”Keşke bir sabah uyansak ve Suriye’ye geri dönebilsek.”
El Fadıl’ın damadı Ahmet Nazif, bir hava saldırısından kıl payı kurtulduktan sonra, geçenlerde Türkiye’ye giriş yapmış. Nazif, evi ve işi olmadan ailesini nasıl geçindireceğini bilmiyor.
”Çok az yardım alıyoruz. Pasaportumuz olmadığı için kaçak yaşıyoruz. O yüzden hiç şansımız yok.”
Sığınmacıların durumu düzeleceğe benzemiyor. Suriye’den yedi ay önce kaçan terzi Ahmet Mustafa, 11 kişilik ailesiyle bir ahırın üzerindeki iki odada yaşıyor. Her an sokağa atılmaktan korkuyorlar.
Ahmet’in çocukları kışı ayakkabısız geçirmiş. Gidecekleri bir okul da yok.
”Hayatımın şu an nasıl olduğunu sanıyorsunuz? Sekiz çocuğum var, evimi, bütün herşeyimi kaybettim, su içecek bir bardağımız bile kalmadı.”
Birleşmiş Milletler Mülteciler Dairesi kayıtsız Suriyeliler’i kayıt altına almak ve yardım dağıtmak için 10 merkez açıyor. Şu ana kadar 50 bin kişi kayıt altına alınsa da en az 150 bin sığınmacı yardım bekliyor.
