Başkan Obama, İngiltere, Fransa, Almanya ve İtalya liderleriyle Pazartesi günü telefon görüşmeleri yaptı ve Rusya’nın Ukrayna’daki saldırganlığını durdurmak ve Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin üzerindeki baskıyı arttırmak için Moskova’ya yeni yaptırımlar uygulanması gerektiğini bildirdi. Ardından önce Avrupa Birliği, arkasından da Amerika yeni yaptırımlar açıkladı.
Malezya Havayolları’nın 17 sefer sayılı uçağının Ukrayna üzerinde düşürülmesinden sonra Amerika Rusya’ya yeni yaptırımlar uygulanması için kolları sıvadı. Rusya’nın Ukrayna topraklarına ateş açtığının görülmesi ve Moskova’nın sınıra ağır silah yığınağı yapması da konuya acillik kazandırdı.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcısı Tony Blinken, gazetecilere Amerika ve Avrupa ülkelerinin Rusya’ya karşı bu konuda hemen harekete geçilmesi gerektiğine inandıklarını söyledi:
“Avrupa Birliği’nin attığı adımların özellikle Rus ekonomisini vuracak önlemler olduğunu düşünüyoruz. Avrupa’yla tam bir işbirliği içinde Amerika da ek yaptırımlar uygulayacak.”
Avrupa Birliği yetkilileri yeni yaptırımlarla Rusya’nın temel enerji, silah ve finans sektörlerini hedef alıyor. Başkan Obama’nın hedefinde de aynı sektörler bulunuyor.
Blinken’a göre, Amerika’nın şimdiye kadar uyguladığı yaptırımlar, Rus ekonomisine ciddi zarar verdi, sermaye kaçışına, yabancı yatırımların azalmasına ve büyüme tahminlerinin sıfıra düşmesine neden oldu.
Amerika, Rusya’nın Ukrayna sınırındaki birliklerini takviye ettiğine ve Ukrayna’ya birlik göndermek için fırsat beklediğine inanıyor. Ulusal Güvenlik Danışman Yardımcısı Tony Blinken, birliklerin takviye edilmesinin başka bir önemli nedeni daha olduğuna dikkati çekiyor:
“Gerçek şu ki cephede Ukrayna ordusu oldukça başarılı, ülke topraklarını ayrılıkçılardan geri almak için elinden geleni yapıyor. Ayrılıkçıların kaybetmeye başlaması yüzünden Rusya’nın takviyeye başladığını düşünüyoruz.”
Amerikalı yetkililer, Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin’in Ukrayna konusunda taktik değiştirmek ve çatışmalara diplomatik bir çözüm aramak için hala zamanı olduğunu söylüyor.