Erişilebilirlik

22 Ekim Amerikan Basınından Özetler


22 Ekim Amerikan Basınından Özetler
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:00 0:00

New York Times, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı'nın ölümüyle ilgili tüm ayrıntıları açığa çıkaracağı sözü verdiğini bildiriyor. Gazete, Erdoğan'ın dün yaptığı açıklamada 48 saat içinde Kaşıkçı'nın öldürülmesiyle ilgili ayrıntıları tüm çıplaklığıyla açıklayacağını kaydettiğini, bunun, başını Suudi Arabistan'ın çektiği, aralarında Bahreyn, Birleşik Arap Emirlikleri, Mısır ve Libya'nın da olduğu koalisyon içinde endişe yarattığını yazıyor. Gazete Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Arap Baharı ayaklanmalarının destekçisi olduğunu, ancak Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin Arap Baharı ayaklanmalarını bastırmaya çalıştığını hatırlatıyor. Habere göre Kaşıkçı'yla dost olan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Suudi gazetecinin Suudi ajanlar tarafından öldürüldüğüne ilişkin istihbarat raporlarına rağmen tam anlamıyla bir diplomatik krize yol açmamak için Suudi yetkilileri doğrudan suçlamaktan kaçındı. Ancak Erdoğan, Suudi Arabistan'ın Kaşıkçı'nın ölümüyle ilgili söyleminin tepkilere yol açması üzerine farklı sinyaller göndermeye başladı ve meselenin tüm ayrıntılarıyla açıklığa kavuşturulması gerektiğini kaydetti.

New York Times bugün ayrıca Trump Yönetimi'nin federal medeni haklar yasası kapsamında trans bireylere tanınan hak ve korumaları geri çevirmek için adım atmaya hazırlandığını bildiriyor. Gazete, Trump Yönetimi'nin cinsiyet kavramını sadece biyolojik olarak, bireyin doğuştan sahip olduğu cinsel organa indirgemeyi planladığını kaydediyor. Habere göre eski başkan Obama döneminde alınan bir dizi karar, cinsiyetin yasal tanımlamasını gevşetmiş ve bunu, bireyin seçimi olarak tayin etmişti. Bu da başta Evanjelik Hıristiyanlar olmak üzere muhafazakarları öfkelendirmiş ve umumi tuvaletlerden öğrenci yurtlarına, cinsiyetin kadın ve erkek olarak ikiye ayrılarak düzenleme getirildiği ortamlarda tartışmalar yaşanmasına yol açmıştı. New York Times'ın ele geçirdiği Sağlık Bakanlığı'na ait bir belge, cinsiyetin yasal tanımının biyolojik yapıya dayandırılması, yani kadın ya da erkek olarak düzenlenmesi gerektiğini kaydediyor. Belge, bireyin doğuştan sahip olduğu cinsel organlara göre yapılacak bu tanımlamanın değiştirilemeyeceğini, tersinin kanıtlanması içinse genetik veri sunulmasının şart olduğunu öngörüyor. Habere göre medeni hak örgütleri son haftalarda yeni cinsiyet tanımlamasının, en azından cinsiyetin belirlenmesi için genetik test zorunluluğu getirilmesinin geri çekilmesi için federal hükümetten yetkililerle görüşüyor. Sağlık Bakanlığı'nın ise yeni cinsiyet tanımlamasını yıl sonundan önce Adalet Bakanlığı'na sunacağı bildiriliyor.

Wall Street Journal ise Amerika'nın, Cemal Kaşıkçı'nın öldüğünü kabul eden Suudi Arabistan'la olan stratejik ittifakı korumanın yollarını aradığını yazıyor. Gazete, gerek Demokrat gerekse Cumhuriyetçi Partili Kongre üyelerinin Suudi Arabistan'a yaptırım uygulanması çağrıları karşısında bu hafta Suudi Arabistan'da olacak Maliye Bakanı Steven Mnuchin'in, yaptırımları gündeme getirmek için henüz çok erken olduğu yanıtını verdiğini bildiriyor. Habere göre Mnuchin, Riyad'la olan ilişkilerin, İran'ın Ortadoğu'da baskın bir güç haline gelmesini engellemede kritik önem taşıdığını söyledi. Ancak Mnuchin, Amerika'nın çok ciddi insan hakları ihlallerini cezalandırması gerektiğini de ima etti ve bu şekilde Suudi Arabistan'a yönelik cezai yaptırımlar için kapıyı aralık bıraktı. Mnuchin, geçen hafta, Çöldeki Davos olarak tanımlanan ve Veliaht Prens Muhammed Bin Selman'ın Suudi ekonomisini çeşitlendirme planını öne çıkaran Geleceğe Yatırım Girişimi konferansına katılmayacağını açıklamıştı. Ancak Mnuchin, altı ülkeyi kapsayan turunun ikinci ayağı olan Suudi Arabistan ziyaretini ise iptal etmedi.

Wall Street Journal bugün ayrıca Kongre ara seçimlerine iki hafta kala hem Cumhuriyetçi hem de Demokrat partili seçmenler arasındaki hareketlenmenin arttığını yazıyor. Gazete, NBC Haber'le ortak yaptığı anketin sonuçlarına göre Başkan Trump'a verilen kamuoyu desteğinin artarak yüzde 47'ye çıktığını bildiriyor. Anket ayrıca kayıtlı seçmenlerin üçte ikisinin ara seçimlerde oy kullanmaya istekli olduğu ortaya koyuyor. Ankette yer alan ”Kongre hangi partinin kontrolunda olmalı?” sorusuna verilen yanıt ise Demokrat Parti'nin avantajlı konumda olduğunu gösteriyor. Katılımcıların yüzde 50'si Kongre'de Demokrat çoğunluk isterken Cumhuriyetçi çoğunluktan yana olanların oranının yüzde 41'de kaldığı görülüyor. Gazete, buna rağmen, en kritik seçim bölgelerinde Demokrat ve Cumhuriyetçi adaylar arasındaki oy farkının son derece az olduğunu kaydediyor. Öte yandan gazete, Demokrat Parti'nin yıl içinde yakaladığı mavi dalga hareketlenmesinin Cumhuriyetçi seçmenlerin ara seçimlere az zaman kala canlanmasıyla ivme yitirdiğini vurguluyor. Bu da kilit seçim bölgelerindeki durumun belirsizliği korumasına neden oluyor.

XS
SM
MD
LG