Cumhuriyet Halk Partisi, parti meclisini Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin kuruluşuna giden süreçte tarihi bir rol oynayan Sivas Kongresi’nin 100. yılı nedeniyle Sivas’ta topladı.
Parti meclisi toplantısı öncesi bir konuşma yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin dış politikasını sert sözlerle eleştirdi.
CHP lideri, “Türkiye’nin dış politikası yok. Amerika’nın ve Rusya’nın dış politikası var. Pinpon topu gibi Amerika ve Rusya arasında gidip gelen bir Türkiye Cumhuriyeti yönetimi var. Suriye’ye girildi. Neden? Ortadoğu bataklığına girildi. Neden? Gelen Suriyelilere kızıyoruz. Ak Partili kardeşlerime söylüyorum. Suriyelilerin bir günahı yok ki. Eğer kızacaksanız onları buraya getirenlere kızacaksınız. Kızacaksan savaşı başlatanlara kızacaksın. İç savaşı başlatan kimdi? Silah gönderen kimdi? Müslümanı Müslümana kırdıran kimdi? Şimdi kahramanlık edebiyatı yapıyorlar. Neyi elde ettin? Hangi başarıyı elde ettin? Kendi topraklarından Süleyman Şah türbesini kaçıranlar ne zaman kahraman oldular” dedi.
Kılıçdaroğlu: 'Cumhurbaşkanı devletin sigortası tarafsız olmalı'
Türkiye’nin birçok krizle boğuştuğunu söyleyen Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP’ye beş maddelik çağrıda bulundu. CHP liderine göre, en önemli sorun Cumhurbaşkanı’nın tarafsızlığını yitirmesi.
Cumhurbaşkanlığı’nın tarafsızlığı konusunda referanduma gidilmesine hazır olduklarını söyleyen Kılıçdaroğlu, “Cumhurbaşkanı tarafsız olmalı. Cumhurbaşkanları devletin sigortasıdır. Bir cumhurbaşkanı bir partinin genel başkanı olamaz. Siz bütün devleti bir kişinin iki dudağına bağlamışsınız. Mustafa Kemal’e verilmeyen yetkiler, 21. yüzyılda bir kişiye verilmiş. Nasıl oluyor? Milli kurtuluş Savaşı’nı yöneten TBMM’ye bakın, 15 Temmuz hain darbesine karşı sabaha kadar mücadele eden Meclise bakın. Bu meclis 1920’de yayınladığı bildiriyi yayınlamaktan aciz bir durumda” diye konuştu.
Kılıçdaroğlu: 'Bir genel başkan hakim tayin edemez, devlet içten içe çürüyen mekanizmaya dönüştü'
CHP liderinin çağrısında güçler ayrılığı ilkesinin belirginleştirilmesi ve devlet yönetiminde şeffaflık ikinci ve üçüncü maddeler olarak yer aldı.
Kılıçdaroğlu, “Bir siyasi partinin genele başkanı hakim tayin edemez. Orada yargının bağımsızlığından söz edilemez. Güçler ayrılığı ilkesine uyacaksın. Kontrolsüz güç olmaz. Kontrolsüz güç baskı aracıdır. Devlet şimdi eski devlet değil. İki devlet var. Bir saray devleti bir de Türkiye Cumhuriyeti devleti. İki devlet yönetimini son verin. Devlet içten içe çürüyen mekanizmaya dönüştü. Yargı bağımsız olmalı. Devlet yönetiminde şeffaflık olmalı. Dünyanın bütün demokrasilerinde yöneticiler toplanan vergileri harcar ama hesap verirler. Şehir hastanelerini kaça yaptın? Söyleyemem. Ama garantisini millet adına sen vermişsin. Havaalanını kaça yaptın? Söyleyemeyiz. Niçin? Sır. Elin oğlunun bildiği şey bizim vatandaşımız için niçin sır olsun? O zaman garanti verme. Sayıştay dünya standartlarına göre denetim yapmalıdır. Sayıştay’ı kontrol ediyor, rapor yazma diyorsanız, olmaz" dedi.
“Ekonomik ve Sosyal Konsey toplansın”
CHP Genel Başkanı’nın beş maddelik çağrısının son iki sırasında, on yılı aşkın süredir toplanmayan Ekonomik Sosyal Konsey’in bir an önce toplanması ve köprü ve otoyol gibi mega projelere verilen döviz garantilerinin TL’ye çevrilmesi yer aldı.
Kılıçdaroğlu, “İşten çıkarmalar var, ekonomik kriz yaşanıyor ama saray bunun farkında değil. Çünkü onlar ballı börek yiyor. Ekonomik Sosyal Konsey’i topla bir dinle. Sanayiciyi, çiftçiyi, esnafı, sendikacıyı dinle. ‘Ben dinlemem’ diyor. Darbe anayasası da olsa bir anayasa var. Üç ayda bir toplanması gereken konsey, 5 Şubat 2009’da son toplantısını yapmış. Bu vatandaşın derdini nereden öğreniyorsunuz? Damat mı söyleyecek sana? Damadın başka işleri var. Eğer yaşanan krizin en adil şekilde dağılmasını istiyorsan dolar bazında verdiğin ihaleleri TL bazına çevireceksin. Kriz faturasını hep fakir fukara mı ödeyecek? Biraz da sırtını kalınlar ödesin” dedi.
