WASHINGTON —
Amerika ile İsrail yakın müttefikler, ancak liderleri geçen dört yıl içinde çalkantılı bir ilişki geçirdi. Amerika’nın Sesi muhabiri Michael Lipin Başkan Barack Obama ve İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu arasındaki uyuşmazlıkları inceledi.
Başkan Obama ile Başbakan Netanyahu arasındaki ilk büyük uyuşmazlık 2009 yılında Kahire’de çıktı.
Obama Arap dünyasına hitaben yaptığı konuşmada İsrail’in Filistinler’in kuracakları devlet için istedikleri Batı Şeria topraklarında yeni yerleşim birimleri inşa etme politikasını eleştirdi: “Amerika İsrail’in yerleşim politikalarının devamını meşru sayıp kabul edemez.”
Birkaç gün sonra Netanyahu buna karşılık İsrail’in göçmenlere “normal bir hayat sürme” imkanı vermesi gerektiğini söyledi. İsrail hükümeti ne zaman yeni konut inşa etme konusu gündeme gelse daha yumuşak olan bu deyimi kullanıyor.
2010 yılında Başkan Yardımcısı Joe Biden’in ziyareti sırasında İsrail, Filistinliler’in hak iddia ettiği Doğu Kudüs’te yeni inşaat planlarını onayladı. Biden Obama’nın talimatıyla bu girişimi kınadı.
Netanyahu buna tepki gösterdi: “Herkes bu bölgelerin herhangi bir barış anlaşmasında İsrail’in parçası olacağını biliyor.”
Netanyahu bir gün sonra Beyaz Saray’daydı ve Obama kendisini iyi karşılamadı. Görüşmeyle ilgili resmi fotoğraf bile çekilmedi.
Woodrow Wilson Uluslararası Uzmanlar Merkezi’nde görevli Aaron Miller, bu tür olayların bozulan ilişkilerin belirtisi olduğunu söylüyor: “Bu, Amerika-İsrail ilişkilerinin tarihinde bir Amerika başkanı ile bir İsrail başbakanı arasında görülen en kötü ilişki. Menachem Begin ile Jimmy Carter arasında da gerginlikler oldu. Şamir ve Bush da gerginlik yaşadı. Ama birlikte çalışma yolu buldular. Obama ve Netanyahu ise bulamadı.”
Başkan Obama 2010 yılında barış görüşmeleri için Başbakan Netanyahu ve Filistin lideri Mahmut Abbas’ı Beyaz Saray’da biraraya getirdi. Ancak bu girişim Netanyahu’nun Batı Şeria’da inşaatları dondurma kararını kaldırması ve Abbas’in bunu protesto ederek görüşmelerden çekilmesi üzerine başarısızlıkla sonuçlandı.
2012 yılı Temmuz ayında Netanyahu’nun, Obama’nın İsrail politikasını eleştiren Cumhuriyetçi aday Mittney Romney’i İsrail ziyareti sırasında sıcak karşılaması üzerine gerginlik daha da arttı.
Obama taraftarları İsrailli lideri Amerikan seçimlerinde taraf tutmakla suçladı.
Netanyahu yandaşları Ocak’taki İsrail seçimleri öncesi aynı suçlamayı Obama için yaptı.
Netanyahu’ya koalisyon hükümeti kurma görevi verilmesinden sonra Obama başkan olarak ilk resmi ziyareti İsrail’e yapmayı kabul etti.
Miller iki lider arasındaki görüş ayrılıklarına rağmen Amerika-İsrail ittifakının zayıflamadığını söylüyor: “Üst düzeyde olanlar politikayı etkilemiyor. Güvenlik işbirliği gelişmeye devam ediyor. Kurumsal bağlar derinleşiyor.”
Başkan Obama, Netanyahu’nun Kudüs’te akşam yemeği için yaptığı daveti kabul etti. İki liderin Orta Doğu barışı konusunda ilerleme sağlayıp sağlamayacaklarını bütün dünya yakından izliyor olacak.
Başkan Obama ile Başbakan Netanyahu arasındaki ilk büyük uyuşmazlık 2009 yılında Kahire’de çıktı.
Obama Arap dünyasına hitaben yaptığı konuşmada İsrail’in Filistinler’in kuracakları devlet için istedikleri Batı Şeria topraklarında yeni yerleşim birimleri inşa etme politikasını eleştirdi: “Amerika İsrail’in yerleşim politikalarının devamını meşru sayıp kabul edemez.”
Birkaç gün sonra Netanyahu buna karşılık İsrail’in göçmenlere “normal bir hayat sürme” imkanı vermesi gerektiğini söyledi. İsrail hükümeti ne zaman yeni konut inşa etme konusu gündeme gelse daha yumuşak olan bu deyimi kullanıyor.
2010 yılında Başkan Yardımcısı Joe Biden’in ziyareti sırasında İsrail, Filistinliler’in hak iddia ettiği Doğu Kudüs’te yeni inşaat planlarını onayladı. Biden Obama’nın talimatıyla bu girişimi kınadı.
Netanyahu buna tepki gösterdi: “Herkes bu bölgelerin herhangi bir barış anlaşmasında İsrail’in parçası olacağını biliyor.”
Netanyahu bir gün sonra Beyaz Saray’daydı ve Obama kendisini iyi karşılamadı. Görüşmeyle ilgili resmi fotoğraf bile çekilmedi.
Woodrow Wilson Uluslararası Uzmanlar Merkezi’nde görevli Aaron Miller, bu tür olayların bozulan ilişkilerin belirtisi olduğunu söylüyor: “Bu, Amerika-İsrail ilişkilerinin tarihinde bir Amerika başkanı ile bir İsrail başbakanı arasında görülen en kötü ilişki. Menachem Begin ile Jimmy Carter arasında da gerginlikler oldu. Şamir ve Bush da gerginlik yaşadı. Ama birlikte çalışma yolu buldular. Obama ve Netanyahu ise bulamadı.”
Başkan Obama 2010 yılında barış görüşmeleri için Başbakan Netanyahu ve Filistin lideri Mahmut Abbas’ı Beyaz Saray’da biraraya getirdi. Ancak bu girişim Netanyahu’nun Batı Şeria’da inşaatları dondurma kararını kaldırması ve Abbas’in bunu protesto ederek görüşmelerden çekilmesi üzerine başarısızlıkla sonuçlandı.
2012 yılı Temmuz ayında Netanyahu’nun, Obama’nın İsrail politikasını eleştiren Cumhuriyetçi aday Mittney Romney’i İsrail ziyareti sırasında sıcak karşılaması üzerine gerginlik daha da arttı.
Obama taraftarları İsrailli lideri Amerikan seçimlerinde taraf tutmakla suçladı.
Netanyahu yandaşları Ocak’taki İsrail seçimleri öncesi aynı suçlamayı Obama için yaptı.
Netanyahu’ya koalisyon hükümeti kurma görevi verilmesinden sonra Obama başkan olarak ilk resmi ziyareti İsrail’e yapmayı kabul etti.
Miller iki lider arasındaki görüş ayrılıklarına rağmen Amerika-İsrail ittifakının zayıflamadığını söylüyor: “Üst düzeyde olanlar politikayı etkilemiyor. Güvenlik işbirliği gelişmeye devam ediyor. Kurumsal bağlar derinleşiyor.”
Başkan Obama, Netanyahu’nun Kudüs’te akşam yemeği için yaptığı daveti kabul etti. İki liderin Orta Doğu barışı konusunda ilerleme sağlayıp sağlamayacaklarını bütün dünya yakından izliyor olacak.