Uluslararası Af Örgütü, uluslararası toplumun Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki geniş ölçekli insan hakları ihlallerine yönelik “tüyler ürpertici kayıtsızlığının”, bu bölgelerdeki yönetimleri cesaretlendirdiğini belirtti. Örgüt, bu hükümetlerin geçen yıl “korkunç” ihlallerde bulunduğunu kaydetti.
Uluslararası Af Örgütü’nün Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da insan haklarının durumunu izlediği yıllık rapor Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta açıklandı. Rapora göre Mısır, İran ve Suudi Arabistan’da muhaliflere ve sivillere yönelik baskılar ciddi biçimde yoğunlaştı.
Raporda, gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın Suudi Arabistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’nda Suudilerce öldürülmesine de değinildi ve “sorumluların adaletin önüne çıkarılması için somut bir girişimde bulunulmadı” ifadesi kullanıldı.
Af Örgütü, Kaşıkçı’nın öldürülmesinin ardından sadece Danimarka ve Finlandiya gibi bazı ülkelerin Suudi Arabistan’dan satın alımını durdurduğuna dikkat çekti ve Riyad’ın esas müttefikleri olan ABD, İngiltere ve Fransa’nın benzer bir harekette bulunmadığını, uluslararası toplumun bir bütün olarak, insan hakları örgütlerinin bağımsız bir Birleşmiş Milletler soruşturması taleplerini karşılamayı başaramadığını bildirdi.
Örgüt tüm ülkelerden, İsrail’e ve Yemen’de savaşan taraflara silah satmayı durdurmasını da talep etti.
Yemen’de 2014’te İran destekli Husiler ile Suudi Arabistan liderliğindeki koalisyon arasında başlayan çatışmalar iç savaşa dönüştü ve Arap dünyasının bu en yoksul ülkesinde binlerce sivil hayatını kaybetti. Milyonlarca Yemenli de kıtlığın pençesinde.
Af Örgütü, çoğu keyfi 7 binden fazla protestocu, öğrenci ve gazeteci tutuklandığı için 2018’i İran için “utanç yılı” ilan etti.
Suudi Arabistan’da hükümeti eleştirenler, akademisyenler, insan hakları savunucuları tutuklandı ve ceza aldı. 2018’in Mayıs ayında kadınların araba kullanma yasağına ve kritik konularda erkeklerden izin alma zorunluluğunu karşı kampanya yürüten en az 8 kadın tutuklandı. Af Örgütü, Suudi Arabistan’da neredeyse tüm insan hakları savunucularının ya hapiste olduğunu ya da ülkeden kaçmak zorunda kaldığını kaydetti.
Mısır’da yetkililer Cumhurbaşkanlığı seçimleri yaklaşırken muhaliflere yönelik baskılarını arttırdı.
Suriye’de hükümet geçmiş yıllarda izi kaybettirilen kişilerin ölümlerini açıkladı ve nüfus kayıtlarını güncelledi. Ancak yakınlarına sevdiklerinin naaşlarını teslim etmedi. On binlerce gösterici, muhalif, insani yardım çalışanı, avukat ve gazeteciden hala haber alınamıyor.
