Erişilebilirlik

Trump’la İstihbarat Camiasının Yıldızı Barışmıyor


Başkan Donald Trump’la istihbarat camiasının ileri gelenleri arasındaki uçurum genişliyor.

Trump hem haftasonunda katıldığı televizyon programında hem de ertesi gün Twitter üzerinden paylaştığı mesajda, ABD’nin Usame Bin Ladin’i aslında çok daha önceden yakalamış olması gerektiği çıkışında bulundu.

Fox News’a mülakatında Trump, eski El Kaide lideri ve örgütün kurucusu Bin Ladin’in öldürüldüğü operasyonu yöneten emekli amiral William McRaven’ı “Hillary Clinton ve Obama destekçisi” olarak niteledi.

McRaven, Trump’ın başkanlığını daha önce defalarca eleştirmiş, “ülkeyi bölen, dünya sahnesinde ABD açısından utanç verici ve küçük düşürücü” olarak tanımlamıştı.

Trump’ın bu sert sözlerinin ardından McRaven, son seçimlerde Hillary Clinton ya da bir başkasını desteklemediğini belirtti ancak “ikisi için de çalıştığı Başkan Barack Obama ve Başkan George W. Bush’un hayranı olduğunu”, hangi siyasi partiden olduklarına bakmadan “makamın itibarını devam ettiren ve bu makamı zorlu zamanlarda ülkeyi biraraya getirmek için kullanan” tüm başkanlara hayranlık duyduğunu kaydetti.

ABD Özel Operasyonlar Komutanlığı’nın eski bir komutanı olan McRaven, Trump’ın medyaya saldırılarını da Amerikan demokrasisine yönelik en büyük tehdit olarak niteledi.

Bin Ladin’e karşı 2011’de Pakistan’da düzenlenen operasyonla ilgili bilgi sahibi diğer bazı isimler de McRaven’a destek verdi.

CIA’in eski başkan vekillerinden Michael Morell, Twitter üzerinden paylaştığı mesajda, Trump’ın McRaven’in terör liderini daha hızlı bulması gerektiği eleştirisine düzeltme gerektiği uyarısında bulundu.

Morell, CIA’in “bulma” işini yaptığını, McRaven’in ekibinin ise “yakaladığını” belirtti.

Hem CIA hem de Ulusal Güvenlik Dairesi’nin eski başkanlarından emekli hava kuvvetleri generali Michael Hayden da Trump’ın McRaven’a yüklenmesine yanıt olarak, Başkan’ı El Kaide ve IŞİD’in şu anda gizlenen mevcut liderlerini hala yakalayamamakla eleştirdi.

Bin Ladin’i öldüren kurşunu sıkan deniz komandosu da yine Twitter üzerinden, “Bin Ladin’i yakalama misyonu partiler-üstüydü. Hepimiz onu bir an önce ele geçirmek istiyorduk” ifadesini kullandı.

Emekli general Stanley McChrystal da CNN’e verdiği mülakatta, Trump’ın El Kaide liderini öldürmede geç kalındığı eleştirisinde yanlış olduğunu vurgularken, Trump’ın eleştirisinin “şu anda sahip olduğumuz liderlik krizinin bir belirtisi” dedi.

Eski CIA Başkanı ve Savunma Bakanı Leon Panetta da MSNBC kanalına yaptığı açıklamada, “Başkan Amiral McRaven’e ve bu operasyonda görev alan tüm komandolara özür borçlu. Sadece operasyonu yönetenler değil, tüm ordunun gözünde baş komutanlık görevini baltalıyor” diye konuştu.

McRaven’a destek çıkanlar arasında Trump’ın partisinden bir senatör de var. Senato İstihbarat Komisyonu’nun da üyesi olan Cumhuriyetçi senatör Marco Rubio, emekli amiralin hizmetlerinden duyduğu minnettarlığı dile getirdi. Rubio Twitter üzerinden, “Amiral William McRaven benim siyasi görüşlerimi paylaşıyor mu paylaşmıyor mu bilmiyorum. Ama şunu biliyorum ki çok az sayıda Amerikalı, Amerika ve tadını çıkardığımız özgürlükleri koruma adına ondan daha fazla fedakarlık ve risklere imza attı” şeklinde açıklama yaptı.

Teksas Üniversitesi rektörlüğünden sağlık nedenleriyle kısa süre önce ayrılan McRaven, güvenlik izni Başkan Trump tarafından kaldırılan, Trump’ı eleştiren bir diğer isim eski CIA başkanı John Brennan’a da destek verdi.

Cumhuriyetçi Parti’nin resmi Twitter hesabında Pazartesi günü paylaşılan mesajda, McRaven’ın 2016 başkanlık seçimleri kampanyasından bu yana Trump’ı eleştirdiği ve Hillary Clinton’ın başkan yardımcılığı adayları arasında zamanında adı geçtiği iddia edildi. Hem emekli amiral hem de Clinton kampanyasının yetkilileri bu iddiayı yalanladı.

Trump başkanlığının başından bu yana Amerikan istihbarat camiasıyla gerilimli bir ilişkiye sahip oldu. İstihbarat birimlerinin Rusya’nın son başkanlık seçimlerine Trump lehine müdahale ettiği tespitine karşı çıkması bunun bir örneği. Trump ayrıca, istihbarat camiası ve federal hükümet içerisindeki diğer bazı unsurlardan “karanlık” figürlerin dahil olduğu “derin devlet” yapılanmasının kendisine karşı “cadı avı” yürüttüğünü öne sürdü.

Trump, CIA’in Suudi veliaht prensin gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın öldürülmesi talimatını verdiği sonucuna vardığı yönündeki medya haberlerine de karşı çıkmış, kimin gerçekten sorumlu olduğunun asla ortaya çıkarılamayabileceğini söylemişti.

Eski üst düzey CIA yetkililerinden Paul Pillar’a göre, Başkan’la Amerikan istihbarat camiası arasında şu andaki en büyük gerilim kaynağı, Suudi Veliaht Prensi Muhammed bin Selman üzerinden yaşanıyor.

VOA’ye konuşan Georgetown Üniversitesi’nden Pillar, “İlişkiler zaten kötüydü ve bu kötü ilişkilerin etkilerinin birçoğunu zaten bu haftadan önceki zamanlarda görmüştük” diye konuştu.

STÜDYO VOA

ABD’nin inşa ettiği geçici liman üzerinden Gazze’ye yardım sevkiyatı başladı - 17 Mayıs
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:58 0:00
XS
SM
MD
LG