TBMM Soruşturma Komisyonu'nda AKP'nin 4 eski bakan hakkında Yüce Divan'a göndermeme kararı alması ardından eğer 53 AKP’li vekil muhalefete destek vermezse dosya şimdilik rafa kalkacak.
TBMM Genel Kurulu’ndaki oylama öncesinde CHP ve MHP, şerh yazılarına, 'O dönemki Başbakan' ifadesiyle Recep Tayyip Erdoğan'ın soruşturma konusu iddialarla bağlantısını ve tanık olarak dinlenmesi gerektiğini yazdı. AKP imzasını taşıyan ana raporda ise, ‘4 eski bakan hakkındaki bulgular yok hükmündedir’ denildi.
TBMM Soruşturma Komisyonu, 5 Ocak Pazartesi günkü son toplantısında, eski bakanlar Zafer Çağlayan, Muammer Güler, Egemen Bağış ve Muammer Güler hakkında yolsuzluk, rüşvet ve görevi kötüye kullanma gibi iddialar çerçevesinde Yüce Divan'da yargılanmalarıyla ilgili ilk kararı almıştı. Komisyon'un 4'ü CHP'li ve 1'i MHP'li muhalefet üyeleri 'Evet' demesine karşın 9 AKP'li üyenin oy çokluğuyla 'Yüce Divan'a hayır' kararı çıkmıştı.
İç tüzük gereği saat 17.00'ye değin TBMM Soruşturma Komisyonu ana raporu ile CHP ve MHP'nin muhalefet şerhlerinin Meclis Başkanlığı'n sunulması gerekiyordu. Ancak 22 Aralık 2013 günü yerine karar günü AKP tarafından geçtiğimiz Pazartesi'ye bırakıldığı için muhalefet, AKP'li Komisyon Başkanı Hakkı Köylü'nün bizzat yazdığını açıkladığı ana raporu görmeksizin şerh yazılarını yazdı.
TBMM tarihinde ilk kez ana rapor ellerinde olmaksızın şerh yazmak durumunda kaldıklarını kaydeden CHP'li Rıza Türmen, ''Karanlıkta yürüdük. Karar olmadan, muhalefet görüşü yazmak gibi tuhaf bir durum yaşadık. Bu nedenle şerhimizi verirken; 'raporu okuduktan sonra raporla ilgili görüşümüzü bildirme hakkını saklı tutuyoruz'' dedi.
Komisyon'un MHP'li üyesi Mesut Dedeoğlu, ekleriyle birlikte üç klasörden oluşan muhalefet şerhini TBMM Başkanlığı'na sundu.
CHP'li üyeler ise, 233 sayfalık muhalefet şerhi hazırladı. İstanbul Milletvekili Osman Korutürk'ün verdiği bilgiye göre, bu şerhe, Meclis'e 309 sayfalık olarak sunulan ancak savcılıktaki aslı 504 sayfa olan soruşturması fezleke metni de eklendi.
MHP ve CHP, basın toplantılarıyla muhalefet şerhlerini paylaşırken; saat 17.00 itibariyle halen göremediklerini belirttikleri AKP'nin hazırladığı ana komisyon raporu ise, medya ve kamuoyu ile bugün paylaşıldı.
AKP, 210 sayfada ‘suçsuzluk’ gerekçesi yazdı
AKP’li Komisyon Başkanı Hakkı Köylü’nün bizzat hazırlanmasını sağladığı ekleriyle birlikte 210 sayfalık ana raporda, “İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Soruşturma Bürou ve emrinde çalışan Emniyet Organize Suçlar Şube Müdürlüğü tarafından yasaların hileli yollar denenerek aşılması suretiyle yetkisiz- hukuksuz olarak yürütelen soruşturma neticesinde dört eski bakan hakkında düzenledikleri rapor ve ekinde yer alan iletişimin tespiti, dinlenmesi ve kayda alınması ve teknik araçlarla takip sonucu elde edilen bulgular yok hükmündedir” denilmesi dikkat çekti. Raporda, deliller ile ilgili sıkça ‘tesadüfi’ ifadesinin kullanılması da göze çarptı.
MHP'li Dedeoğlu: 'Dönemin Başbakan'ı da var'
MHP Kahramanmaraş Milletvekili Mesut Dedeoğlu, saat 14.30'daki düzenlediği basın toplantısında, elindeki üç klasörlük MHP adına hazırladığı muhalefet şerhini anlattı.
Dedeoğlu, "Bu komisyonda dinlenmesi, tanıklık yapması gereken çok insan vardı. Bunların içinde dönemin Başbakan'ı da vardı. Benim böyle bir dilekçem vardı ama dikkate alınmadı. 53 kişi hakkında takipsizlik verdiler 96 kişinin dosya ile ilişkisini kestiler. Bunu kapatamayacaklar, delileri yok edemeyecekler. Mızrak, çuvala sığmıyor" dedi. MASAK raporları ve telefon dinleme tapelerinde herşeyin açıkça görüldüğünü söyleyen Dedeoğlu, üç klasörlük muhalefet şerhindeki telefon görüşmeleri tapeleri ve tanıklığı gerekli kişiler listesi için ''Dönemin Başbakan'ı da var'' ifadesini yineledi. Böylece bugünkü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, soruşturma dönemindeki Başbakan olması nedeniyle MHP'nin muhalefet şerhinde yer aldığı ortaya çıktı.
Yüce Divan olarak görev yapacak Anayasa Mahkemesi'ne iktidar partisi AKP'nin de güvenmesi gerektiğini kaydeden Dedeoğlu, muhalefet şerhinde 4 eski bakan hakkında neden Yüce Divan'a gönderilmeleri gerektiği görüşünü ise şöyle özetledi:
''En önemlisi rüşvet, görevini kötüye kullanmak suçları, bunlar somut delillerle ortaya çıkmış durumda. Rıza Sarraf ile ilişkileri kişisel portfolyölerine geçmiş rakamlarda görülüyor. Bu sebeble Yüce Divan'da yargılanmaları gerekir diye düşünüyoruz.''
CHP'den '1 numara' ve TÜRGEV vurgusu
CHP de, muhalefet şerhinde yönetiminde Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın oğlu Bilal Erdoğan'ın yer aldığı TÜRGEV adlı sivil toplum örgütü faaliyetlerine, bağış toplamasına ve arazi alımlarına dikkat çekti. Bu durumla ilgili CHP'li Erdal Aksünger, 17 Aralık ile 25 Aralık soruşturmaları arasında TÜRGEV bağlantısı bulunduğuna dikkat çekerek, "Bir numaranın araştırılması ihtiyacı var. Türkiye'de mi yaşıyor, başka yerde mi yaşıyor, saraylarda mı yaşıyor; bilemiyoruz. Bunun araştırılması lazım" diye konuştu. Aksünger, hukuk dahilindeki soruşturma gerçeklerini muhalefet şerhine koymaya çalıştıklarını da sözlerine ekledi.
CHP'li Emre Köprülü de, "İletişimin tespit tutanakları ve DVD'ler halen dosyanın içerisindedir. Herkes hukuka göre karar almak zorundadır. Eğer dışına çıkarsa gerekli cezai yaptırımlarla karşı karşıya kalacaktır" dedi.
CHP'li Osman Korutürk de, Komisyon'dan çıkan çoğunluk kararı için ''Zaten Komisyon, birkaç ayını boşa geçirdi, eksik belge, eksik tanıkla, eksik bir işlem yaptı. AKP açısından bu Komisyon'un asıl işlevi yasa dışı iş yapmanın üzerini örtmek” yorumunda bulundu.
Gözler artık AKP’li vekillerde
Şimdi 4 eski bakan hakkındaki son sözü; HDP Milletvekili Murat Bozlak’ın vefatı ardından sandalye sayısı 535 olan Meclis Genel Kurulu verecek. Burada gizli oylama yapılması nedeniyle 312 kişilik AKP çoğunluğunda eski bakanlar hakkında hangi yönde karar çıkacağı merakla izlenecek. Yüce Divan'da yargılanma kararı verilebilmesi için TBMM salt çoğunluğu olan 276 oy gerekli ancak CHP, MHP, HDP ve bağımsız milletvekilleri ile birlikte muhalefet oyu 223'de kalıyor. Bu nedenle en az 53 AKP'li milletvekilinin Yüce Divan için "evet" demesi gerekiyor.
