Erişilebilirlik

Akar ve Muhalefetten ABD’ye Tepki


ABD’nin Türkiye’ye Rusya’dan satın aldığı S-400 hava savunma sistemi nedeniyle yaptırım uygulama kararı Ankara’da tepkiyle karşılandı. Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar "Bu yaptırım kararı ülkelerimiz arasındaki ittifakın tüm değerlerini sarsmıştır” dedi.

Milli Savunma Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açılamaya göre; Bakan Akar, "ABD'nin, ülkemizin S-400 Uzun Menzilli Bölge Hava ve Füze Savunma sistemi tedariki nedeniyle, müttefiklikle, mevcut askeri, politik gerçeklerle bağdaşmayan yaptırım kararını kınıyoruz. Bir NATO üyesi ülkeye yaptırım uygulanmasının müttefiklik ruhuna zarar vermenin ötesinde müttefikler arasındaki güveni kökünden sarsacağı açıktır" değerlendirmesinde bulundu. Konuya ilişkin AA’ya açıklama yaptığı vurgulanan Akar’ın “Türkiye’nin ciddi bir hava ve füze tehdidi altında” olduğunu ifade etmesi dikkat çekti. Bu nedenle “Türkiye’nin 83 milyon vatandaşı için hava ve füze savunması dahil, güvenliği için gerekli her türlü tedbirin alındığını ve alınacağını söyleyen Akar, ABD yönetimine işbirliği ve dayanışma anlayışına geri dönülmesi çağrısında bulundu. Akar, "Bu yaptırım kararı ülkelerimiz arasındaki ittifakın tüm değerlerini sarsmıştır. Ancak ülkemizin ve asil milletimizin savunma ve güvenliğini sağlamaya yönelik çalışmalara azim ve kararlılıkla devam edilecektir. Kore Savaşı’ndan bu yana müttefikimiz olan ABD ile mevcut askeri, politik durum çerçevesinde bölgesel ve küresel savunma ve güvenlik konularında işbirliği ve dayanışmaya dönülmesi, bölgesel ve küresel barış ve güvenliğe de önemli katkılar sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.

“S-400 tedariki tercih değil zorunluluk olmuştur”

Milli Savunma Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada ise, Türkiye’nin NATO üyeliğine ve ABD’nin Türkiye’nin talebi olan hava savunma sistemi satışını karşılamadığına vurgu yapıldığı görüldü. Açıklamada, “NATO olmak üzere tüm müttefiklerimize karşı taahhütlerimizi de eksiksiz olarak yerine getirmekteyiz. Müttefiklerimizden de ülkemizin ve milletimizin güvenlik ihtiyaçlarını görmelerini, anlamalarını beklemek hakkımızdır. Türkiye için S-400 tedariki defalarca ifade edildiği üzere bir tercih değil zorunluluk olarak ortaya çıkmıştır. S-400'ün NATO sistemlerine veya NATO sistemlerine bağlı milli sistemlere entegre edilmeyeceği ve diğer NATO ülkelerinde bulunan Rus menşeli sistemler gibi kullanılacağı müttefiklerimize bildirilmiştir. S-400'ler ile F-35'lerin etkileşiminin gerektiğinde NATO'nun dahil olacağı bir çalışma grubunda görüşülmesi teklifimiz halen masadadır. Sorunun çözümünün tartışılması yerine yaptırım uygulanmasının seçilmesinin çözüme değil çözümsüzlüğe doğru atılan bir adım olduğu iyi görülmelidir” denildi. Akar’ın da ifade ettiği şekilde ABD’yle dayanışmaya geri dönülmesi beklentisi dile getirilirken, ABD’yle Türkiye’nin Kore Savaşı’ndaki müttefikliğine dikkat çekildi.

CHP: “Türkiye egemen bir ülkedir, yaptırım gerekçesi kabul edilemez”

Türkiye’de sadece iktidar değil ana muhalefet partisi CHP başta olmak üzere muhalefet cephesi de ABD yönetiminin Türk savunma sanayiine yönelik yaptırımlar uygulanması kararına sert tepki gösteriyor.

Muhalefetten ABD’ye Tepki
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:06:06 0:00

CHP adına TBMM Dışişleri Komisyonu Sözcüsü ve Emekli Büyükelçi Ünal Çeviköz, ABD’nin yaptırım kararını şiddetle kınadıklarını yazılı açıklamayla duyurdu. Çeviköz, “ABD’nin yaptırım uygulama (CAATSA 231) kararı almasını derin bir endişeyle karşılıyor ve bu kararı şiddetle kınıyoruz. Söz konusu yaptırımların nedeni olan S-400’lerin alımı, Türkiye’nin egemen kararıdır; o nedenle yaptırım adımını asla kabul etmemekteyiz” dedi.

Türkiye’nin NATO’nun önemli ülkelerinden birisi olduğunu ve savunmasını güçlendirmesiyle NATO’nun savunmasını güçlendirdiğini belirten Çeviköz, “Türkiye S-400 sistemini satın almak zorunda kalmış ve tercihini de bu yönde kullanmıştır. Şimdi yapılması gereken 2,5 milyar dolarlık yatırım yapılan bu sistemin en kısa zamanda kullanılır hale getirilmesidir. Türkiye’nin savunma sanayiine yönelik olarak alınan kararlar ise sadece Türkiye’yi etkilemekle kalmayacak, NATO’nun stratejik savunma yeteneklerine de olumsuz etkide bulunacak niteliktedir. Dolayısıyla bu karar, Türkiye özelinde, tüm NATO ülkelerini de ilgilendirmektedir” değerlendirmesinde bulundu.

Türk – Amerikan ilişkilerinde 1975-1978 dönemi sonrasında ilk kez böylesi bir tabloyla karşılaşıldığını işaret eden Çeviköz, Washington yönetimine Türkiye’yle diyalog yolunu tercih etme çağrısında bulundu. Çeviköz, “ABD yönetimi, Kıbrıs Barış Harekatı'nın ardından 1975 yılında Türkiye'ye 3 yıl boyunca uyguladığı silah ambargosunun ardından 40 yıldır bu yola başvurmamıştır. Böyle bir yaptırım kararı almak yerine meselenin çözümü için diyalog yoluyla bir arayış içinde olunması beklenirdi. CHP olarak, bu krizin aşılması yönünde gösterilecek her türlü çabayı destekleyeceğimizi bildiriyoruz” açıklaması yaptı.

CHP Grup Başkanvekili Engin Altay da, “Türkiye’nin ABD’nin himayesine ihtiyacı yoktur. CHP olarak hükümete diyoruz ki onları elinizin tersiyle itin. ‘Hadi oradan’ deyin, zerre taviz vermeyin, minnet etmeyin, Türkiye’ye de hakaret ettirmeyin. Türkiye’nin Rusya’nın da desteğine ihtiyacı yoktur” tepkisini gösterdi.

CHP’nin her zaman “tam bağımsız Türkiye” yaklaşımını benimsediğini vurgulayan Altay, TBMM’de bu karara tepki gösterilmesi gerektiğini belirterek, AKP’nin Trump yönetiminde bugüne kadar oyalandığını da söyledi.

İyi Parti: “Trump yönetimi ardılına zehirli bir miras bırakmıştır”

İyi Parti adına ise emekli büyükelçi Ahmet Kamil Erozan yönetiminde Uluslararası Politikalar Başkanlığı’nca yazılı açıklama yapıldı. Açıklamada, “CAATSA yaptırımlarını hem ulusal ve müşterek güvenlik arayışlarımıza, hem de egemenlik haklarımıza yönelik kabul edilemeyecek nitelikte kararlar olarak görüyor ve kınıyoruz. Savunma Sanayii Başkanlığı, Başkanı ve üç personeline karşı alınmış olan CAATSA yaptırımları kararı ABD ile aramızdaki dostluk ve müttefiklik ilişkileriyle de bağdaşmamaktadır. Trump yönetimi gider ayak aldığı bu kararlarla ardılına zehirli bir miras bırakmıştır” denildi.

İyi Parti, ABD – Türkiye ilişkileri açısından son durumu “diplomasi yoluyla çözülemeyecek bir sorun değil” olarak değerlendirdi. Ancak bu noktada Türkiye’nin Rusya’dan S-400 füze sistemini satın alırken “tehdit değerlendirmesi ve risk analizi yapılmamış olduğu” ifade edildi. ABD’nin bu yaptırımlarına karşı Türkiye’nin gerekli ön hazırlığı yapmış olduğunu umut ettiklerini belirten İyi Parti yönetimi, “Savunma Sanayii Başkanlığı’nın ‘görülür kaza’ durumundaki bu yaptırımların olası etkilerini azaltacak tedbirleri zaten almış olduğunu düşünmek isteriz. İktidarın milli çıkar ve egemenlik haklarımızdan taviz vermeksizin Türkiye-ABD ilişkileri açısından yeni bir kara leke niteliğindeki bu konuyu Washington’daki müstakbel yönetim ile ele almasını, akılcı ve müttefiklik ilişkilerimize uygun bir çözüme kavuşturmasını bekleriz” açıklaması yaptı.

İyi Parti, Washington’a da “Amerika Birleşik Devletleri’ni ise müttefikliğe yakışmayan, ülkelerimiz arasındaki dostluğa katkıda bulunmaktan uzak bu kararları gözden geçirmeye davet ederiz” mesajını verdi.

HDP’li Paylan S-400’lere verilmiş parayı esnafa verme çağrısı yaptı

Bu arada HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan ise, Corona virüsü salgını nedeniyle ciddi ekonomik sıkıntılar içindeki esnaf kesimi başta olmak üzere ihtiyaç sahiplerine Türkiye’nin 2021 yılı bütçesinde yer verilmemesini eleştirdi. Bu eleştiri çerçevesince ABD’nin S-400 füze sistemi gerekçesiyle yaptırım kararı almasını yorumlayan Paylan, Rusya’ya S-400 füze sistemini Türkiye’nin iade etmesini ve o parayla esnafa Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı 1000 liralık hibe yerine 20.000 lira hibe desteği yapılmasını istedi.

Paylan, TBMM’de düzenlediği basın toplantısında, Samsun merkezli test edildiği kamuoyuna yansıyan ancak henüz kullanıma ilişkin herhangi bir resmi açıklama yapılmayan S-400 füze sistemi için “Depoda çürütülüyor” ifadesini kullandı. Paylan, "Bu S-400'ler başınıza daha çok bela olacak. Bir tost makinası alsanız 1,5 yıl depoda tutmazsınız. Türkiye'nin 2,5 milyar dolar verdiği S-400'ler depoda çürütülüyor. Rusya'ya bunları iade edelim. Size (esnaf ve ihtiyaç sahiplerine) neden bin lira ödüyorlar çünkü bunlar S-400 füzesi aldılar. Rusya'ya bunları iade etsek 2,5 milyar dolar elimize geçer, her bir esnafımıza 20 bin lira doğrudan gelir desteği verebiliriz” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın dünkü açıklamalarıyla ilgili olarak da Paylan, “Yazıklar olsun. Bin lira; bir günde 33 lira eder. Esnaf kardeşlerimiz bununla hayatta kalmaya çalışacak. Bir günde 3 öğün var, bir öğüne 11 lira düşüyor. Bu kabul edilemez. Bin liralık sefalet desteğini reddedin. Sizin hakkınız misli misli fazladır” diye konuştu.

TBMM Genel Kurulu’ndaki bütçe görüşmeleri sırasında ABD yönetiminin dün açıkladığı Türk savunma sanayiine yönelik yaptırımlar da gündemdeydi. Milletvekillerinin bireysel tepkiler göstermesinin ardından TBMM adına ortak bildiri yayımlanması kararı alındı.

TBMM’den ABD’ye karşı ortak bildiri

TBMM Genel Kurulu’ndaki bütçe görüşmeleri sırasında ABD yönetiminin dün açıkladığı Türk savunma sanayiine yönelik yaptırımlar da gündemdeydi. Milletvekillerinin bireysel tepkiler göstermesinin ardından TBMM adına ortak bildiri yayımlanması kararı alındı.

TBMM’de grubu olan siyasi partilerden AKP, CHP, MHP ve İyi Parti’nin imza attığı ortak bildiriye, HDP imza atmama kararı aldı.

Ortak bildiride, Washington yönetiminin “ittifaklık ruhuna aykırı hareket ettiği” görüşü ve yaptırımlarla Türkiye’nin baskı altına alınamayacağı tepkisi ön plana çıktı. Bildiride, Rusya’dan S-400 hava savunma füze sistemi satın alınmasıyla ilgili olarak “Türkiye milli güvenliğinin gerektirdiği hiçbir adımı atmaktan çekinmez. Bu konuda tehdit ve yaptırımlar karşısında geri adım atacak bir ülke değildir” mesajı da verildi.

TBMM adına kabul edilen ortak bildiride, “ABD yönetiminin 14 Aralık 2020 tarihinde Türkiye'ye karşı açıkladığı yaptırım kararını reddediyoruz. Türkiye, millî güvenliğinin gerektirdiği hiçbir adımı atmaktan çekinmez. Bu konuda, tehdit ve yaptırımlar karşısında geri adım atacak bir ülke değildir. Egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğu anlayışıyla, millî menfaatlerimiz doğrultusunda adım atarken sadece aziz milletimize hesap veririz. ABD'nin attığı bu yanlış adım müttefiklik ruhuyla bağdaşmaz. Karşılıklı saygı temelinde ileri götürülmesi gereken ilişkilerimize de bir fayda sağlamayacağı açıktır. Türkiye, dış politikasında barış ve istikrara katkıda bulunmak için üzerine düşeni yapan bir ülkedir. NATO'nun saygın ve vazgeçilmez müttefikleri arasında yer almaktadır. Çıkar gruplarının dar görüşlü ve hasmane ajandalarının Türkiye-ABD ilişkilerini rehin almasına müsaade edilmemelidir. Türkiye'yi dışlayan bir bakış açısının dünya barışına katkı sunması mümkün değildir. Bu tavır, NATO'nun müttefiklik ruhuna aykırıdır. Bu nedenlerle, ABD'yi bu vahim yanlıştan bir an evvel geri dönmeye davet ediyoruz” denildi.

Bildiriye, AKP adına Grup Başkanvekili Özlem Zengin, CHP adına Grup Başkanvekili Engin Özkoç, MHP adına Erkan Akçay ve İyi Parti adına Müsavat Dervişoğlu imza attı.

Bu arada TBMM Genel Kurulu’ndaki oturumu yöneten MHP’li TBMM Başkanvekili Celal Adan da, “Türkiye Cumhuriyeti, egemen bir devlet olmanın gerekliliğini yerine getirmekte ve kendi teknolojisini üretmek için çaba göstermektedir. Son yıllarda yerli ve millî üretimin en başarılı örnekleri de savunma sanayisi alanında hayat bulmaktadır. Öte yandan, Türkiye'nin bu bağımsız ve başarılı hamlesini cezalandırmak, yükselen ivmesini kesintiye uğratmak için birtakım adımlar atılmaktadır. Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir'e ve aynı sahada çalışan başka bürokratlarımıza yönelik Amerika Birleşik Devletleri'nin aldığı keyfî karar bu kapsamda değerlendirilmelidir. Bir devlet görevlisi, sırf Türk milletine karşı vazifesini yerine getirmeye çalıştığı için ABD'nin Hazine Bakanlığınca cezalandırılıp yaptırım listesine alınıyor. Diplomatik nezakete veya evrensel hukuk normlarına zarar veren bu had bilmezliği, bir şahsa değil, doğrudan Türkiye Cumhuriyeti'ne kesilmiş bir ceza olarak algılanmalıdır. Şahsi kanaatim, Sayın İsmail Demir ve Türk bürokratlarının maruz kaldığı muamele milletimiz tarafından tepkiyle karşılanmıştır. Bunu da duyurmak istiyorum” diye konuştu.

HDP: “Yaptırımlardan dolayı AKP hükümeti sorumludur”

Bildiriye imza atmayan HDP Grup Başkanvekilleri Meral Danış Beştaş ve Saruhan Oluç ise yazılı bir açıklama yaptı. Açıklamada, “Rusya ile yapılan S-400 füze anlaşmasına HDP olarak ilk günden karşı tutum almıştık. Diğer taraftan ABD ile diplomasi ve dış ilişkileri Trump ile kurulan şahsi ilişkilere indirgeyen hükümetin tutarsız yaklaşımının da sürdürülemez olduğu belirtmiştik. Suriye Savaşı ve Afrin pazarlıkları ile birlikte anılan S-400 anlaşması basit bir askeri ticaret anlaşması değildir. Rusya’dan askeri malzeme alan ülkelere 2017’den beri otomatik olarak uygulanan CAATSA yaptırımlarının Türkiye’ye uygulanacağı en başından beri biliniyorken, beklenmeyen bir gelişmeymiş gibi yaklaşım sergilemeyi doğru bulmuyoruz. Bu yaptırım kararlarının sorumlusu Türkiye’yi uluslararası alanda yalnızlaştıran AKP hükümetidir. Şimdiye kadar yaptığımız uyarı ve eleştirilerin küçük bir kısmı dahi dikkate alınmış olsaydı bugün bu noktada olmayacaktı. Hükümetin, hatalı politikaları üzerinde ciddiyetle düşünmesi gereken bir zamandayız. S-400, F-35, CAATSA etrafında dönen tartışmaları hükümetin yanlış politikalarından müteşekkil bir militarist oyun olarak görüyoruz ve bu oyuna ortak olmayacağız diyoruz” denildi.

HDP’nin yazılı açıklamasında, “Belli ki ABD Hükümeti 12 adet olan CAATSA yaptırımlarının en hafiflerinden birkaçını seçmiş ve şimdilik kimi savunma sanayi yetkilileri ile sınırlı tutmuştur. S-400 krizi aşılamazsa yaptırımlar şimdiki sınırların ötesine geçip genişleyebilir, zaten çok zorda olan halkı ekonomik olarak perişan edebilecek bir seviyeye yükselebilir. Asıl engellememiz gereken yakın zamanda olabilecek bu muhtemel gelişmedir” uyarısında da bulunuldu.

STÜDYO VOA

ABD’nin inşa ettiği geçici liman üzerinden Gazze’ye yardım sevkiyatı başladı - 17 Mayıs
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:58 0:00
XS
SM
MD
LG