Erişilebilirlik

CANLI BLOG- İdlib'de Türk Güçlerine Saldırı

İdlib'de Türk güçlerinin hedef alındığı hava saldırı sonrasındaki gelişmeleri buradan izleyebilirsiniz

Savunma Bakanı Akar: 'Rusya'ya Uyarı Yapılmasına Rağmen Saldırı Devam Etti Ambulanslar Dahi Vuruldu'

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, İdlib'de Rusya'nın "Türk askerlerinin bölgede olduğu bilinmiyordu" açıklamasına yanıt verdi. Akar, Rusya'ya uyarı yapıldığını ancak buna karşın saldırının devam ettiğini hatta bölgedeki askerlere müdahaleye giden ambulansların dahi vurulduğunu söyledi. Akar, Rusya'nın Suriye rejim güçlerinin muhalifleri hedef aldığı açıklamasının aksine saldırı esnasında Türk birliklerinin etrafında başka hiçbir silahlı grubun bulunmadığını söyledi.

Akar ayrıca dün geceden bu yana Türkiye'nin başlattığı operasyonda 200'den fazla rejim hedefinin vurulduğunu, 309 rejim askerinin etkisiz hale getirildiğini söyledi. Milli Savunma Bakanı yaptığı açıklamada şehitlerin kanı yerde bırakılmayacaktır derken operasyonlarda rejim güçlerine ait 5 helikopter, 23 tank, 23 top ve obüs, 10 zırhlı araç, birer SA-17 ve SA22 hava savunma sistemlerinin vurulduğunu belirtti.

AB Dış Politika Temsilcisi: 'İdlib'de Gerilim Uluslararası Çatışmaya Dönüşebilir'

Avrupa Birliği'nin Dış Politika Yüksek Temsilcisi Joseph Borrell'den İdlib uyarısı geldi. Borell Twitter'dan paylaştığı mesajında Suriye'nin İdlib bölgesinde yükselen gerilimin uluslararası bir çatışmaya dönüşebileceğini söyledi, Avrupa Birliği olarak güvenlik çıkarlarını korumak amacıyla gerekli bütün önlemleri değerlendireceklerini belirtti.

Joseph Borrell, İdlib'de 33 Türk askerinin hayatını kaybettiği saldırının ardından Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, "Tırmanan gerilim derhal son bulmak zorunda. Durumun büyük bir uluslararası askeri çatışmaya dönüşmesi riski var. (Bölgedeki durum) dayanılmaz bir insani acıya yol açmakta ve sivilleri tehlikeye atmaktadır." ifadelerini kullandı.

AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi, "AB olarak tüm taraflara gerilimin hızlı bir şekilde düşürülmesi çağrısı yapıyoruz. AB güvenlik çıkarlarını korumak amacıyla tüm gerekli önlemleri değerlendirecektir. İlgili tüm aktörlerle irtibattayız." diye yazdı.

'Türkiye 16 Rejim Askerini Etkisiz Hale Getirdi'

Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, Türkiye'nin İdlib yakınlarında rejim güçlerine ait mevzilere yaptığı operasyon neticesinde 16 rejim askerinin etkisiz hale getirildiğini iddia etti. Gözlemevi, mevzilerin silahlı insansız hava araçları ve topçu atışlarıyla vurulduğunu duyurdu. Şam yönetimi henüz söz konusu iddiaya ilişkin bir açıklama yapmadı.

İletişim Başkanı Altun: Uluslararası toplum sivilleri korumak ve uçuşa yasak bölge oluşturmak için harekete geçmelidir

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun kişisel Twitter hesabından İngilizce olarak açıklamalarda bulundu. Fahrettin Altun uluslararası kamuoyuna Suriye'de uçuşa yasak bölge oluşturulması çağrısında bulundu ve Esad rejiminin uluslararası toplumun sessiz kalmasından faydalandığını belirtti.

Fahrettin Altun: 'Askerlerimize yönelik korkakça saldırının ardından Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ın liderliğinde ulusal güvenlik toplantısı düzenledik. Türkiye bu saldırıdan ve yüzbinlerce Suriyeli’nin öldürülmesinden sorumlu olan gayrimeşru Esat rejimine karşılık verme kararı aldı.

Rejime ait tüm noktaları karadan ve havadan hedef alıyoruz. Astana Süreci’ne taraf olanları ve uluslararası toplumu sorumluluklarını yerine getirmeye çağırıyoruz. Ruanda ve Bosna’da geçmişte yaşanan soykırımların İdlib’de tekrarlanmasına izin verilemez. Cesur askerlerimizin kanını yerde bırakmayacağız. Suriye’deki operasyonlarımız sorumlular bedelini ağır şekilde ödeyebe kadar sürecek.

Bu katil rejim Astana süreci kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmeyi reddetmiştir. Türkiye meşru müdafaa hakkını kullanmış ve İdlib’de insani bir krizi önlemek amacını taşıyan operasyonlarda uluslararası hukuka bağlı kalmıştır.

Esat rejimi etnik temizlik yapmakta ve milyonlarca Suriyeliyi İdlib’den sürmeyi amaçlamaktadır. Bu insanlar Türkiye ve Avrupa’ya kaçmaya çalışacaklardır. 4 milyona yakın mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye’nin bir milyon mültecinin daha gelmesine imkan tanıyacak kapasite ve kaynağa sahip değildir.

Rejim yıllardır işlediği suçlar karşısında uluslararası toplumun sessiz kalışından faydalanmıştır. İdlib’i kaderine terk etmek rejimin hayallerinin gerçek olması anlamına gelecektir. Rejim bu bölgede demografik ve etnik temizlik yapmaktadır. Bunu görmezden gelemeyiz.

Milyonlarca sivil aylardır havadan bombardıman altında. Okul ve hastaneler dahil altyapı rejim tarafından sistematik olarak hedef alınıyor. Gözlerimizin önünde yavaş yavaş bir soykırım yaşanıyor. Vicdanı ve onuru olanlar buna karşı çıkmalı.

Uluslararası toplum sivilleri korumak ve uçuşa yasak bölge oluşturmak için harekete geçmelidir. Astana sürecinin garantörleri olan Rusya ve İran İdlib’de çatışmaların azaltılması taahhüdünü yerine getirmezse tüm inandırıcılıklarını kaybedecek.

Türkiye Suriye’deki teröristlerle meşru müdafaa kapsamında mücadele ederek Astana ve Soçi anlaşmaları kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmektedir. Taahhütlerimiz ve anlaşmalardan geri adım atacağımızı düşünenler büyük yanılgı içindedir.

Esat rejimi kendi halkına karşı terör faaliyetlerinde bulunan bir suç şebekesi gibi davranarak ulusal güvenliğimiz, bölge ve Avrupa için tehdit oluşturmaktadır. Seyirci kalma lüksümüz yoktur. Suriyelileri terk etmek isteyenler utanç duymalıdır'

Daha fazla

XS
SM
MD
LG