Erişilebilirlik

Çin COVID-19 Salgınının Zirvesine Yaklaşıyor


Üst düzey bir Çinli epidemiyolog, Çin’de hızlanan COVID-19 salgınında zirve noktasına 2 ila 3 ay içinde ulaşılmasını beklediklerini söyledi. Aynı yetkili, salgının kısa süre içinde kırsal alanlarda hızla yayılmaya başlayacağını ifade etti.

Salgının özellikle Çin’de 21 Ocak’ta başlayacak yeni yıl tatili nedeniyle milyonlarca kişinin kendi şehirlerine seyahat etmeleriyle kırsal bölgelerde hızla yayılacağı tahmin ediliyor. Bu tatil dönemi dünyada en çok insanın aynı zamanda seyahat ettiği ve yer değiştirdiği dönem olarak biliniyor.

Çin, geride bıraktığımız ay yoğun protestoların ardından ani bir kararla ülkede uygulanan son derece sıkı COVID-19 tedbirlerini gevşetme kararı almıştı. Son olarak geçtiğimiz Pazar günü ülke sınırlarını da diğer ülkelere açtı.

Çin devlet medyasına göre de kısıtlamaların aniden kaldırılmasıyla, 1 milyar 400 milyon kişinin yaşadığı ülkenin birçok bölgesinde enfeksiyonlar zirve noktasını geçmiş durumda.

Ancak Çin Bulaşıcı Hastalıklar Kontrol ve Önleme Merkezi eski yöneticisi Zeng Guang, salgında henüz daha en kötü noktaya ulaşılmadığı değerlendirmesini yapıyor.

Zeng, şu ana kadar büyük şehirlere odaklanıldığını ama artık kırsal bölgelere eğilmenin zamanı geldiğini söylüyor.

Zeng, özellikle sağlık hizmetlerinin de kısıtlı olduğu ülkenin kırsal bazı bölgelerinde başta yaşlılar olmak üzere yoksul kesimin salgında kaderiyle baş başa kaldığını söyledi.

Dünya Sağlık Örgütü de, özellikle seyahatler dolayısıyla salgının yayılmasının hızlanacağı konusunda uyarılarda bulundu.

Dünya Sağlık Örgütü ayrıca, her ne kadar şu an, daha önceye göre daha fazla bilgi paylaşımı olsa da Çin’de COVID-19 kaynaklı ölümler konusunda eksik bildirimler yapıldığına dikkat çekiyor.

Buna karşın Çin Dışişleri Bakanı Wu Xi yaptığı açıklamada, “Çin, salgının başından bu yana sorumluluk içinde, tüm bilgileri uluslararası kamuoyuyla açık ve şeffaf bir biçimde paylaşıyor” ifadelerini kullandı.

Çinli virologlar ülkede Dünya Sağlık Örgütü tarafından COVID-19’un en hızlı bulaşan Omicron’un alt varyantı olduğu açıklanan XBB.1.5’in tespit edildiğini söylediler. Bu varyant özellikle ABD’de Aralık ayında hızlı biçimde yayılmıştı.

Çin’de sağlık yetkilileri, cenazeevleri ve hastanelerdeki kuyruklar ve yoğun kalabalıklara rağmen sadece birkaç ölüm bildiriyorlardı bu hafta da Pazartesi gününden bu yana herhangi bir ölüm vakası bildirmediler.

Uluslararası uzmanlar geçen yıl 1 milyon kişinin hayatını kaybettiğini tahmin ettiklerini söylemelerine rağmen Çin, salgının başından bu yana sadece 5 bin kişinin hayatını kaybettiğini açıkladı.

Diplomatik gerilim

Çin açıkladığı vaka ve ölüm sayılarında şeffaf olmadığına dair kaygılar nedeniyle birçok ülke Çin’den gelen kişilerden COVID-19 negatif test sonucu talep ediyorlar.

Çin salgının başından itibaren 3 yıl süreyle sınırlarını yabancılara kapalı tuttu ve tüm ziyaretçilere test zorunluluğu getirdi.

Ancak Çin şu an kendi ülkesinden gidenlere test zorunluluğu getiren ülkeleri suçluyor ve bunun “mantıksız, temelsiz ve bilimdışı” olduğunu iddia ediyor

Son olarak Çin, kendi vatandaşlarına yönelik kısa süreli vizelere kısıtlama getirme kararı alan Güney Kore ve Japonya’yla gerginlik yaşadı. Her iki ülke de bir yandan Çin’den kendi ülkelerine gelen uçaklara ve seyahat eden kişi sayısına kısıtlama getirirken test sonucu pozitif olanlara da karantina zorunluluğu getirdi.

Ülkede salgın kısıtlamalarının kaldırılması için yapılan yoğun protestoların ardından kısıtlamaların gevşetilmesi kararıyla ülkede birçok yerde hayat normal döndü. Özellikle büyük şehirlerde hayatın normale dönmeye başlamasıyla birlikte ekonomik aktivitelerde de kademeli olarak toparlanma görülmeye başlandı.

Çin’in sınırlarını açmasıyla birikte günde 490 bin civarında kişinin yurtdışı seyahatleri yapmaya başladığı belirtiliyor. Ancak bu şu aşamada salgın öncesine göre sadece yüzde 26’lık bir orana denk geliyor.

Piyasalar temkinli

Çin’in yeniden açılmasıyla birlikte küresel finans piyasalarına destek sağladığı görülürken, bir yandan da bunun enflasyonist baskılar yaratmasından endişe ediliyor. Ancak Cuma günü açıklanan Çin’in ticaret verileri toparlanmanın beklentiler kadar hızlı olmayacağını ortaya koyuyor.

Reuters haber ajansının anketine göre Çin’in 2022’de sadece yüzde 2,8 büyüme göstereceği tahmin edilirken gerçekleşmesi halinde bunun 1976 yılından bu yana görülen en düşük büyüme olacağına dikkat çekiliyor. Çin’in açılmasına rağmen bu yıl da büyümenin yüzde 5 civarında olacağı bunun da salgın öncesinin çok altında olduğu ifade ediliyor.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG